Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu: Aşırı hareketlilik,
dikkat sorunları ve istekleri erteleyememe belirtileriyle ortaya çıkan bir
psikiyatrik bozukluktur. Dikkat eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu olan
çocuklar, aşırı hareketlidir, dikkatleri çabuk dağılır, engellenmeye ve
beklemeye tahammülleri yoktur. Sabırsızdırlar, kolay uyarılabilirler, çabuk
kızar, hareketlenir ve kolay incinirler.
Çocuğun yaşamının her anını etkileyen nörobiyolojik bir
bozukluktur. Çocukların %5’nde görülür. Erkek çocuklarda kız çocuklara oranla
daha fazla görülmektedir.
NEDENLERİ
-Son 15-20 yılda yapılan araştırmalar dikkat eksikliği ve hiperaktivitenin
organik kökenli olduğu görüşünün hakim kılmıştır.
-Bozukluğun genetik geçişi üzerine durulmuş ve bu çocukların
1.dereceden akrabalarında oran daha yüksek bulunmuştur.
-Kaotik aile yapısında yetişen ve ağır ihmal ve tacize ihmal kalan
çocuklarda belirtiler gözlenebilmektedir.
DİKKAT EKSİKLİĞİ VE HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞUNUN
TİPLERİ
Hiperaktivitenin üç tipi vardır:
1-Dikkat eksikliğinin ( Dikkatsizliğin) Önde Geldiği Tip
2-Hiperaktivite-İmpulsivitenin ( dürtüsellik) Önde Geldiği Tip
3-Dikkat eksikliği/Hiperaktivite Bozukluğu, Birleşik Tip(Her ikisinin bir
arada görüldüğü tip)
Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite
Bozukluğunun Görülme Sıklığı
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu çocuklarda en sık görülen
davranış problemidir. Değişik araştırmalarda farklı oranlar verilmekle birlikte
genelde rakamlar birbirine yakındır. Genel popülasyonda erkeklerde daha sık
görülmekle birlikte okul öncesi çocuklarda %5-10 arasında değişen oranlar
bildirilmektedir. Ülkemizde yapılan bir araştırmaya göre okul çağı
çocuklarında %5 oranında tespit edilmiştir. Bu kadar sık görülen bir durumun
tanınması ve bu çocuklara gereken psikiyatrik yardımın verilmesi çok önemli
olmaktadır. Diğer türlü bu çocuklar tanınmamakla birlikte tecrübesiz kişiler
tarafından yanlış tanılar konularak oyalanmaktadır. Özellikle “çocuktur
düzelir” “erkek çocuk aşırı hareketli olur” “babası da bu şekildeydi” türü
yaklaşımlar bu çocukların aylar ve yıllarca bu belirtilerle sıkıntılar
çekmesine ve zamanında tedavi müdahalesinin yapılamamasına neden olmaktadır.
Hiperaktivite Belirtileri Gösterir
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite konusunda kesin olarak tek bir neden
yoktur. Genel olarak birçok nedenden bahsedilmekle birlikte birçok araştırma
bulgularına dayanılarak bazı nedenler iyice netlik kazanmaya başlamıştır. Bu
nedenler arasında en önemlilerinden biri genetik geçiştir. Yani anne babasının
herhangi birinde dikkat eksikliği ve hiperaktivite durumu olan bir çocukta bu
durum diğer yaşıtlarına göre daha sık olarak görülür. Birinci ve ikinci derece
akrabalarında hiperaktivite olan kişilerde sıklık yine fazladır. Tek yumurta
veya çift yumurta ikizlerinden birinde hiperaktivite varsa diğerinde de
görülme sıklığı artmıştır.
Beyindeki nöronal gelişimin farklı olması, bazı nöro transmitterlerin
yeterli miktarda olmaması ve beyin yarım küreleri arasındaki lateralizasyon
sorunu olarak da bazı sebep olarak görülmüştür.
Hamilelik veya doğum sırasında çocuğun maruz kaldığı hipoksi, travma, doğum
komplikasyonları, hamilelikte alkol ve sigara kullanımı, erken bebeklikteki
bazı hastalıklar ile beynin hasar görmesi de suçlanan nedenlerdendir.
Yiyeceklerdeki katkı maddeleri, suni tatlandırıcılar ve koruyucu kimyasal
maddeler de bir zamanlar suçlanmış, hatta tedavi amaçlı çocuklara diyet
tedavisi uygulanmıştır.
Bu gün yurt dışında bazı merkezlerde halen diyet tedavisi uygulanmaktadır.
Diyet kısıtlaması yapılan hiperaktif çocukların bundan fayda sağladığına dair
bir kesin bir bulgu yoktur.
Hava, su ve ev eşyalarında mevcut bulunan kimyasal maddelerin, petrol
ürünlerinin ve zehirli gazların da beyinde “nörotoksik” etki yaparak
hiperaktivite nedeni olduğu öne sürülmüştür.
Hamilelikte sigara içilmesi, çocukların yanında sigara içilmesi ve sigara
dumanı içindeki zehirli gazların “nörotoksik” tesirle beyne zarar vermesi
bilinen bir gerçektir. Sigara kullanan aile üyelerinin çocukların yanında
sigara içmemeleri özellikle önerilir. Sigaradan alındığı düşünülen keyfin
çocukların öğrenme ve dikkat sorunlarına yol açtığı unutulmamalıdır.
Bebeklik veya erken çocukluktaki kötü bakım ve ihmal durumları da
hiperaktif çocukların geçmişlerinde diğer çocuklara göre daha sık görülmüştür.
Son zamanlarda yapılan görüntüleme tetkikleri ve bazı araştırmalar
sonucunda gözler beynin frontal lobuna (ön lob] çevrilmiştir. Frontal lobun
fonksiyonlarından, davranışların kontrolü, yargılama, çalışma hafızası,
öğrenme süreçleri ve sosyalizasyon üzerinde etkileri belirgin olduğundan bu
bölgedeki bazı gelişimsel sorunların dikkat eksikliği ve hiperaktivite
sorunlarına yol açtığı öne sürülmektedir.
Bazı anne babalar çocuklarındaki durumdan dolayı kendilerini suçlama
eğilimine girmektedir. Bu son derece yanlış bir tutumdur. Her anne babanın
pedagojik açıdan bazı hataları olabilir. Pedagojik hataların doğrudan çocuklarda
hiperaktif belirtilere yol açtığı düşünülmemelidir. Bu türlü bakış açısına
sahip hemen her problemde anne babayı suçlama eğilimine giden uzman kişiler
bile olabilir. Şurası bilinmelidir ki hiçbir anne baba çocuğunun zararını ve
kötülüğünü istemez. Yanlışlıkla yapılagelen bazı hatalar var ise bunlar uygun
yönlendirme ve bilgilenme ile düzelir. Ancak bazı pedagojik yönlendirmelerin
hiperaktif çocukların aile ve okul ortamındaki sorunlarını çözmelerine
yardımcı olduğu düşünülmektedir. Davranış terapilerinin, davranış yönlendirme
tekniklerinin bu konudaki yararı çoktur. Ancak hiperaktivite nedeninin tek
başına anne baba hatalarına bağlamamak gerekir. Dört dörtlük sevgi alan ve
yetiştirilme ortamına sahip çocuklarda da bu türlü sorunlar olabilmektedir.
Ailede bir sorun varsa tespit edilerek düzeltilmesine yardımcı olunmalıdır.
DİKKAT EKSİKLİĞİ VE HİPERAKTİVİTE
BOZUKLUĞU İÇİN RİSK ETKENLERİ
• Annenin gebelik öncesi ya da gebelik
sırasında: Tıbbi durumu, duygusal zorluğu, doğum komplikasyonları,
sigara-alkol-madde kullanımı
• Çocuğun öyküsü: Orta derecede kafa travması
(belirgin ilişki), anne sütü alma süresinin az olması, gelişme de
gecikme, öfke nöbetleri, enürezis(idrar kaçırma), tikler, düşük doğum ağırlığı
DSM-IV-TR’E GÖRE Dikkat eksikliği/
Hiperaktivite Bozukluğu
Aşağıdakilerden (1) ya da ( 2)vardır:
(1 )AŞAĞIDAKİ DİKKATSİZLİK
SEMPTOMLARINDAN ALTISI (ya da daha fazlası) EN AZ 6 AY SÜREYLE,
UYUMSUZLUK DOĞURUCU VE GELİŞİM DÜZEİNE GÖRE AYKIRI BİR DERECEDE SÜRMÜŞTÜR:
DİKKATSİZLİK
(a) Çoğu zaman dikkatini ayrıntılara veremez ya da okul
ödevlerinde, işlerinde ya da diğer etkinliklerinde dikkatsizce hatalar yapar.
(b) Çoğu zaman üzerine aldığı görevlerde ya da oynadığı
etkinliklerde dikkati dağılır.
(c) Doğrudan kendisine konuşulduğunda çoğu zaman
dinlemiyormuş gibi gözükür.
(d) Çoğu zaman yönergeleri izlemez ve okul ödevlerini, ufak
tefek işleri ya da işyerindeki görevlerini tamamlayamaz.
(e) Çoğu zaman üzerine aldığı görevleri ve etkinlikleri
düzenlemekte zorluk çeker.
(f) Çoğu zaman sürekli mental çabayı gerektiren
görevlerden kaçınır, bunları sevmez ya da bunlarda yer almaya karşı
isteksizdir.
(g) Çoğu zaman üzerine aldığı görevler ya da etkinlikler
için gerekli olan şeyleri kaybeder.
(h) Çoğu zaman dikkati dış uyaranlarla kolaylıkla dağılır.
(i) Günlük etkinliklerinde çoğu zaman unutkandır.
(2) AŞAĞIDAKİ
HİPERAKTİVİTE-İMPULSİVİTE SEMPTOMLARINDAN ALTISI (YA DA DAHA FAZLASI) EN AZ 6
AY SÜREYLE UYUMSUZLUK DOĞURUCU VE GELİŞİM DÜZEYİNE GÖRE AYKIRI BİR DERECEDE
SÜRMÜŞTÜR:
HİPERAKTİVİTE
(a) Çoğu zaman elleri, ayakları kıpır kıpırdır ve ya
oturduğu yerde kıpırdanıp durur.
(b) Çoğu zaman sınıfta ya da oturması beklenen diğer durumlarda
oturduğu yerden kalkar.
(c) Çoğu zaman uygunsuz olan durumlarda koşuşturup durur
ya da sağa sola tırmanır.
(d) Çoğu zaman, sakin bir biçimde, boş zamanları geçirme
etkinliklerine katılma ya da oyun oynama zorluğu vardır.
(e) Çoğu zaman hareket halindedir ya da sanki bir motor
takılıymış gibi davranır.
(f) Çoğu zaman çok konuşur.
İMPULSİVİTE(DÜRTÜSELLİK)
(g) Çoğu zaman sorulan soru tamamlanmadan önce cevabını
yapıştırır.
(h) Çoğu zaman sırasını bekleme güçlüğü vardır.
(i) Çoğu zaman başkalarının sözünü keser ya
da yaptıklarının arasına girer.
DSM-IV-TR’E GÖRE DİKKAT EKSİKLİĞİ VE HİPERAKTİVİTE TİPLERİ
Hiperaktivitenin üç tipi vardır:
1-Dikkat eksikliğinin ( Dikkatsizliğin) Önde Geldiği Tip: Son 6 ay
boyunca A1 tanı ölçütü karşılanır, ancak A2 Tanı ölçütü karşılanmaz.
2-Hiperaktivite-İmpulsivitenin ( dürtüsellik) Önde Geldiği Tip: Son 6 ay
boyunca A2 tanı ölçütü karşılanır, ancak A1 tanı ölçütü karşılanmaz.
3-Dikkat eksikliği/Hiperaktivite Bozukluğu, Birleşik Tip(Her ikisinin bir
arada görüldüğü tip): Son 6 ay Boyunca hem A1, hem A2 tanı ölçütü karşılanır.
Çocuğum Çok
Hareketli Ne Yapmalıyım?
Hareketli çocuğu olan anne babaların
olaya gayet sakin yaklaşarak, bu hareketliliği ve çocuğun psikososyal
gelişimini iyi yönlendirmeleri gerekir.
Aşırı hareketliliği yüzünden çok
eleştirilen, sürekli ikaz edilen, ceza verilen dur sus yapma gibi komutlar alan
ve sosyal ortamlardan dışlanan çocuklarda başta özgüven eksikliği olma üzere
duygusal sorunlar da oluşabilir.
Bu çocukları sportif faaliyetlere
yönlendirmek ve onları olumlu ve faydalı uğraşlarla meşgul etmek, enerjilerini
bazı hobilere kanalize etmek , dikkat eksikliği ve hiperaktivite durumu varsa
tedavisini sağlamak, okul öncesi dönemden itibaren dikkat seviyesini arttıracak
bazı eğitsel çalışmalar yapmak fayda sağlayabilir.
Ana babaların bu çocuklara yönelik
yapabilecekleri bazı davranışlar şu şekilde özetlenebilir:
- Dinleyin, sabırlı olun, tahammül
seviyenizi arttırın.
- Tepkileriniz ona karşı aşırı olmasın,
incittiğinizin farkına varmayabilirsiniz.
- Dikkatini bir konuda odaklayıp o
konuda devam etmesine yardımcı olun.
- Dur düşün konuş, dur düşün harekete
geç sistemini uygulayın.
- Sonuçlarından öğrenmesini ve
sonuçlardan yararlanmasını sağlayın, sonuçları konuşun.
- Yaşa uygun spor faaliyetlerine
yönlendirin, enerjisini dışarı atmaya çalışın.
- Ek öğrenme güçlüğü olup olmadığına
dikkat edin, öğrenmeye karşı isteksizlik olup olmadığına dikkat edin.
- Uygun okul öncesi eğitim ve
yönlendirme için yönlendirin.
- Günlük hayatı organize edin, onun
için zevkli ve faydalı olacak faaliyetler programlayın.
- Ev ortamını onun kişiliğine göre
dizayn edin, tehlikeli olabilecek ortamlardan koruyun.
- Arkadaşları ile iletişim ve ve
etkileşimini arttırın, sosyalleşmesine yardımcı olmaya çalışın.
- Hatalı davranışlarına hemen kızmak
yerine onunla konuşmayı tercih edin.
- Uygun ödül ve ceza sistemini devreye sokun.
- Pozitif mesaj ağırlıklı olarak
yönlendirin, negatif mesajlarınızın aranızdaki ilişkinin kalitesini düşürdüğünü
unutmayın.
- Dikkatini toplayacak eğitim
uygulamalarını elinizden geldiğince her gün yapın.
- Aşırı hareketlilik ile beraber dikkat
eksikliği tedavisinin önemli olduğunu unutmayın.
- Akla geleni hemen yapma, dürtüsellik
ve tehlikeli davranışlara eğilimli olduğunu unutmayarak yaşa uygun güvenlik
oluşturmaya çalışın."
DİKKAT EKSİKLİĞİ VE HİPERAKTİVİTE
BOZUKLUĞU NEDEN TEDAVİ EDİLMELİDİR?
Hiperaktivite ve dikkat eksikliğinin tedavi edilmesi ya da edilmemesi
çocuğun tüm hayatını değiştirebilir. Öyle ki, tedavi görmeyen
çocukların yaşamı boyunca karşılaştıkları sıkıntılar daha fazladır. Bu
sıkıntılar:
§
Özgüven Azalması
§
Kendilerinde Olan Kapasiteyi Ortaya Koyamama
§
Ders Başarısızlığı
§
Okul ve Öğretmen İlişkilerinin Bozulması
§
Anne, Baba ve Aile ile İlişkilerin Bozulması
§
Arkadaş İlişkilerinin Bozulması
§
Sosyal Aktivitelerin Kısıtlanması
§
Davranış Problemleri
§
Madde Kullanımı
§
Birlikte Görülebilecek Diğer Psikiyatrik Durumlar
Hiperaktivite ve Dikkat eksikliği olan çocuklarda aileye düşen en büyük
görev ve çocuğa yapılması gereken en özel ve büyük olumlu davranış biçimi
onun kaliteli ve etkin bir tedavi programına girmesine yardımcı olmaktır.
DİKKAT EKSİKLİĞİ VE HİPERAKTİVİTE
BOZUKLUĞUNUN REFLEKSOLOJİDEKİ YERİ
Refleksoloji,
ayaklarda, bedenin tüm bölgelerine, organlarına ve sistemlerine karşılık gelen
refleks noktalarına, el ve parmaklarla uygulanan bir baskı tekniğidir.
Ayak ve el refleksolojisi ayak tabanındaki belli noktaların manuel
uyarılarak vücuttaki sinirlerin ve kan dolaşımının uyarılmasıdır.
Bu yöntemle bedenin
kendi kendini tedavi etme mekanizması harekete geçirilir ve bedende fizyolojik
bir rahatlama sağlanır. Refleksoloji terapisi vücudun her bölgesinin ayaklarda
bulunan belirli bir noktaya karşılık geldiği ve bunlara uygulayacağınız
basınçlarla tüm vücudu gevşetip dengeleyebileceğiniz ve hatta bir dizi
rahatsızlığın sağaltımına yardımcı olabileceğiniz teorisinden yola çıkar.
Refleksolojiyi bugünkü şekliyle beyin dahil olmak üzere tüm organlarımızın
el ve ayak tabanlarındaki uzantılarına yani son bulan sinir uçlarını manuel
tekniklerle uyarma olarak tanımlayabiliriz.Kısaca sinir sistemimizin el ve ayak
tabanındaki periferik sonlanmalarını uyarma olarak tanımı geliştirebiliriz.
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğunda Refleksoloji çalışması çocuklarda zihni aktifleştirir hafızayı kuvvetlendirir. Beynin işleyiş
hızının düzenlenmesi, ön beyin çalışma sisteminin düzenlenip geliştirilmesi
gibi temel bir amaç etrafında toplanır.
Temel bölge sol ayakta baş parmağının belli üniteleri, belli kısımlarıdır.
Beynin sempatik bölgesi daha çok hızlı çalıştığına dair hipotezler vardır.
Bunun için bu hipoteze dair yapılan çalışmalarda beynin o bölgesinin sol
ayaktan yapıldığı yani parasempatik dediğimiz bölgeden yapıldığı takdirde daha
yavaş tempoda çalışmasını düzenleyerek çalışmalarını sağlamaktır DEHB’da.
Pınar KAYA DÖŞLÜ
Uzman Pedagog/Psikolog
Kaynakça:
§
UZM.DR.OSMAN ABALI(çocuk ve genç psikiyatri uzmanı) DİKKAT EKSİKLİĞİ VE
HİPERAKTİVİTE CEP KİTAPLARI SERİSİ(PSİKİYATRİ-PSİKOLOJİ) adeda yayıncılık
İstanbul, ekim 2007
§
Amerikan Psikiyatri Birliği. Psikiyatride Hastalıkların Tanımlanması ve
Sınıflandırılması Elkitabı, Dördüncü Baskı (DSM-IV-TR), Amerikan Psikiyatri
Birliği, Washington DC, 2000 den çeviren Köroğlu E, Hekimler Yayın Birliği,
Ankara,2001
§
Refleksolojiye Giriş , Halil Tabur- Esat B. Z. Başaran ,İkinci Baskı ,
Kitap Dostu Yayınları ,İstanbul 2009